ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI
Anlasmali Bosanma: Hukuki Dayanak, Sartlar ve Süreçler
Anlasmali bosanma, 4721 sayili Turk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin ucuncu fikrasinda duzenlenmistir. Her evlilikte taraflarin bu yolla ayrilmasi mumkun olmayabilir. Ciftlerin bosanmanin kendisinde veya bosanmanin getirecegi hukuki sonuclarda fikir birligine varmalari gerekse de, bu her zaman saglanamayabilir. Bu nedenle, bosanma surecine girmeden once bireylerin sahip olduklari haklari, talep edebilecekleri hukuki imkanlari ve sonrasinda ortaya cikabilecek ihtilaflari en aza indirmek icin dikkat etmeleri gereken hususlari bilmeleri gerekir.
Bu noktada en cok merak edilen konulardan biri de “Anlasmali bosanma icin avukat gerekli mi?” sorusudur. Anlasmali bosanma davalarinda oldugu gibi, genel olarak hicbir hukuk davasinda avukat tutmak zorunlu degildir. Ancak profesyonel hukuki destek alinmadan yapilan islemler, ilerleyen zamanlarda telafi edilmesi zor kayiplara yol acabilir.
1. Anlasmali Bosanma Nedir?
Eger iki taraf da evliligi sona erdirmek istiyor ve nafaka, velayet, mal paylasimi gibi konularda anlasmaya variyorsa, bu durumda anlasmali bosanma soz konusu olur. Bu surecin ilk adimi, taraflarin aile mahkemesine birlikte basvurarak bosanmak istediklerini ve butun konularda uzlastiklarini beyan etmeleridir. Mahkemeye sunulan protokolde bu uzlasma acikca belirtilmeli ve taraflar durusmada bu iradelerini dogrulamalidir.
2. Anlasmali Bosanma Protokolu
Bu tur davalarda en onemli belgelerden biri de bosanma protokoludur. Her evlilik kendi icinde farkli oldugu icin, internetten indirilen sablon protokoller her cift icin uygun olmayabilir. Protokolde yer alacak maddelerin hem hukuki acidan gecerli hem de fiilen uygulanabilir olmasi gerekir. Avukatsiz hazirlanan protokoller, ileride taraflar icin ciddi hak kayiplarina neden olabilir. Eger ortak cocuk varsa, cocugun velayeti, gorusme saatleri, nafaka miktari gibi konular net bir sekilde belirlenmelidir. Ayrica taraflar arasinda mal varligina dair bir paylasim varsa, bu devir islemlerinin tarihi ve masraflari da acikca yazilmalidir.
Protokol, taraflarca el yazisi veya bilgisayar ciktisi seklinde hazirlanabilir. Iceriginde hukuka ve Anayasa’ya aykiri herhangi bir madde bulunmamalidir. Kisilerin temel haklarini kisitlayan, kisileri ileride yasal korumadan mahrum birakacak sartlar mahkeme tarafindan kabul edilmeyecektir.
3. Anlasmali Bosanma Icin Gerekli Sartlar Nelerdir?
Anlasmali bosanma karari alinabilmesi icin yerine getirilmesi gereken belli basli kosullar vardir. Oncelikle, eslerin resmi nikah tarihinden itibaren en az bir yil evli kalmis olmalari gerekir. Bu sure dolmadan yapilan basvurular reddedilir.
Ayrica, her iki tarafin da durusmaya sahsen katilmasi zorunludur. Avukatlari olsa dahi, mahkeme salonunda bizzat bulunmalari gerekir. Ciftlerin bosanma kararinda ve bunun getirecegi maddi-manevi butun konularda anlastiklarini mahkeme huzurunda ifade etmeleri sarttir.
Taraflarin bosanmayi ve protokoldeki maddeleri kabul ettiklerini acik ve net bir sekilde beyan etmeleri gerekmektedir. Bu beyanlarin gercek, serbest irade ile yapildigi hakim tarafindan degerlendirilir. Eger bu sartlardan biri eksikse, anlasmali bosanma karari verilemez.
4. Anlasmali Bosanma Tek Duruşmayla Sonuclanir mi?
Genellikle anlasmali bosanma davalari tek bir celseyle sona erer. Dava acildiktan sonra mahkeme taraflara bir durusma tarihi verir ve taraflar hazir sekilde gelirlerse, bosanma karari ayni gun verilebilir. Ancak bu durusmanin sonunda verilen karar, hemen bosanmanin kesinlestigi anlamina gelmez. Hakim tarafindan yazilan gerekceli karar, taraflara teblig edildikten sonra ve yasal itiraz suresi gectikten sonra karar kesinlesir.
Mahkeme, durusmada taraflara protokoldeki maddeleri tek tek sorarak anlasip anlasmadiklarini teyit eder. Taraflarin bu maddeleri kabul ettigini beyan etmesiyle birlikte, hakim bosanma kararini verir. Bu nedenle, durusma gorüldükten sonra da resmi olarak evlilik sona ermis sayilmaz; kesinlesme islemi ayrica takip edilmelidir.
5. Anlasmali Bosanma Asamalari Nelerdir?
Anlasmali bosanma sureci belirli adimlarin takip edilmesiyle ilerler:
- Taraflar aralarinda bosanma ve buna bagli hususlarda (nafaka, velayet, tazminat, mal paylasimi vb.) anlasmaya varir.
- Bu anlasma yazili hale getirilerek anlasmali bosanma protokolu olusturulur.
- Aile mahkemesine protokol ile birlikte dava dilekcesi sunularak basvuru yapilir.
- Mahkeme durusma gunu belirler ve taraflar bu durusmada hazir bulunarak beyanlarini verir.
- Hakim, taraflari dinler ve protokoldeki hususlarin hukuka uygun oldugunu tespit ederse bosanma kararini verir.
- Karar yazildiktan sonra gerekceli metin taraflara teblig edilir.
- Itiraz edilmezse, yasal suresi doldugunda karar kesinlesir.
- Kesinlesen karar, ilgili nufus mudurlugune bildirilerek evlilik resmi olarak sonlandirilir.
6. Aynı Gün Boşanma Mümkün mü?
Anlasmali bosanma davalari her ne kadar genellikle kisa surede sonuclansa da, davanin acildigi gun hemen bosanma isleminin tamamlanmasi uygulamada cok nadirdir. Cunku mahkemeler durusma tarihlerini mahkemenin is yukune gore belirlemekte ve bu tarih genellikle dava acildiktan sonraki birkac hafta sonrasina verilmektedir.
Ancak tum evraklar eksiksiz sunulmus, protokol usule uygun duzenlenmis ve taraflar durusmaya eksiksiz olarak katilmissa, mahkeme ayni gun icerisinde bosanma kararini verebilir. Yine de bu karar hemen resmiyet kazanmaz; gerekceli karar yazilip taraflara teblig edildikten sonra ve yasal suresi gectikten sonra kesinlesir. Dolayisiyla teknik olarak ayni gun bosanma mumkun gozukse de, hukuki anlamda evlilik biraz daha uzun bir prosedurle sona erer.
7. Adli Tatilde Anlasmali Bosanma Olur mu?
Adli tatil süresi, her yıl 20 Temmuz ile 31 Ağustos tarihleri arasını kapsar. Bu dönemde mahkemeler, yalnızca kanunen ivedi kabul edilen dava ve işlerle ilgilenmektedir. Anlaşmalı boşanma davaları ise kural olarak ivedi dava kapsamına girmez. Bu nedenle, adli tatilde açılan anlaşmalı boşanma davalarında duruşma günü genellikle adli tatil bitiminden sonraya verilir.
Ancak istisnai olarak, tarafların durumu çok acil ve özel bir değerlendirme gerektiriyorsa, nöbetçi mahkemeler tarafından duruşma tarihi verilebilir. Bu gibi durumlarda mahkemenin takdiri önemlidir. Yine de uygulamada, adli tatilde sadece dilekçeyle başvuru yapılması mümkün olmakta, esasen duruşma adli tatil sona erdikten sonra gerçekleşmektedir.
Bu nedenle, yaz aylarında anlaşmalı boşanma davası açmak isteyen eşlerin, duruşma tarihinin gecikebileceğini göz önünde bulundurması gerekir.
8.Çekişmeli Boşanma Nedir? Anlaşmalı Boşanmadan Farkları Nelerdir?
Çekişmeli boşanma, tarafların boşanma ve boşanmaya bağlı hususlarda uzlaşma sağlayamaması durumunda başvurulan bir dava türüdür. Bu tür davalar genellikle tazminat, nafaka, velayet gibi konularda taraflar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde açılmaktadır. Çekişmeli boşanma süreci, dilekçelerin sunulmasıyla başlar ve tahkikat ile sözlü yargılama aşamaları dâhil olmak üzere birden fazla duruşmayı kapsar. Bu yönüyle, genellikle tek celsede sonuçlanan anlaşmalı boşanma davalarından ayrılmaktadır.
Anlaşmalı boşanma davasında her iki eşin de duruşmaya bizzat katılması zorunludur; yalnızca avukat aracılığıyla temsil edilme imkânı bulunmamaktadır. Buna karşılık, çekişmeli boşanma davalarında taraflar mahkemeye avukatları aracılığıyla katılabilir. Sonuç olarak, boşanma iradesi ve bununla bağlantılı hususlarda anlaşma sağlanamaması hâlinde çekişmeli boşanma yoluna başvurulması gerekmektedir.
9.Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?
Anlaşmalı boşanma davalarının süresi, her ne kadar tek celsede sonuçlanan bir yargılama türü olsa da, mahkemenin iş yüküne, adli tatil dönemine denk gelip gelmemesine ve dosyanın işlem sırasına göre değişiklik gösterebilmektedir. Duruşma günü, mahkemelerin yoğunluk durumuna göre kısa sürede verilebileceği gibi, daha ileri bir tarihe de ertelenebilir. Uygulamada, anlaşmalı boşanma süreci genellikle en erken 10 gün içinde sonuçlanabilmekte; en geç ise yaklaşık bir ila bir buçuk ay sürebilmektedir.
10.Çekişmeli Boşanmanın Anlaşmalıya Dönüştürülmesi Mümkün müdür?
Devam eden bir çekişmeli boşanma davası sürecinde taraflar, aralarındaki anlaşmazlıkları giderip boşanma ve bağlı konularda uzlaşmaya varırlarsa, bu durumu mahkemeye sunacakları bir anlaşmalı boşanma protokolü ile bildirebilirler. Bu durumda dava, çekişmeli nitelikten çıkarılarak anlaşmalı boşanma davası olarak sonuçlandırılabilir. Mahkeme, eşlerin protokolde belirtilen şartlarda mutabık kaldıklarını duruşmada bizzat dinleyerek tespit eder.
11.Anlaşmalı Boşanmanın Çekişmeliye Dönüşmesi Mümkün müdür?
Anlaşmalı boşanma davası açıldıktan sonra taraflar arasında önceden sağlanan mutabakatın bozulması ya da protokolde yer alan hususlarda yeni bir uyuşmazlık doğması hâlinde, davanın çekişmeli boşanma davası olarak devam etmesi mümkündür. Özellikle eşlerden birinin anlaşmaya konu maddelerden herhangi birine itiraz etmesi, anlaşmalı boşanmanın koşullarını ortadan kaldırır.
12.Anlaşmalı Boşanma Davası İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?
Anlaşmalı boşanma davası açılabilmesi için öncelikle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na uygun şekilde düzenlenmiş bir dava dilekçesi hazırlanmalıdır. Dilekçeye ek olarak, taraflarca imzalanmış bir anlaşmalı boşanma protokolünün sunulması zorunludur.
Davacının dava işlemlerini bir avukat aracılığıyla yürütmesi hâlinde, noter onaylı ve iki vesikalık fotoğrafla düzenlenmiş özel boşanma vekâletnamesi ibraz edilmelidir. Eğer tarafların avukatı yoksa, kimlik fotokopisi dava dilekçesi ile birlikte dosyaya eklenmelidir.
13.Anlaşmalı Boşanma Protokolünde Hangi Unsurlar Yer Almalıdır?
Anlaşmalı boşanma protokolünde, tarafların üzerinde uzlaştığı hususlar açık, net ve uygulanabilir bir biçimde belirtilmelidir. Protokol maddelerinin hukuka uygun, belirli ve somut olması gerekmektedir. Uygulaması mümkün olmayan, sınırsız veya taraflardan birinin hak ve özgürlüklerini aşırı şekilde sınırlayan hükümlere yer verilmesi geçerli kabul edilmez.
Protokol, yalnızca boşanma ve boşanmanın hukuki sonuçlarına ilişkin maddeleri kapsamalıdır. Bu bağlamda mal paylaşımı, nafaka, tazminat, velayet ve çocukla kişisel ilişki kurulması gibi konular düzenlenebilir. Ancak protokolde üçüncü kişiler adına kararlar alınamaz ve taraflardan birini gelecekteki temel haklarından yoksun bırakacak hükümler yer alamaz. Ayrıca, protokolün geçerlilik süresine ilişkin bir sınır koymak mümkün değildir; protokol yalnızca boşanma kararıyla birlikte hüküm doğurur ve süreye bağlı olarak sona ermez.
Belirtmemiz gerekir ki, müşterek çocuğu ilgilendiren hükümler kamu düzeninden sayılacaktır. Bu nedenle bu hükümler hakimin takdir yetkisi gereğince değiştirilebilecektir.
14.Anlaşmalı Boşanma Protokolüne Uyulmaması Hâlinde Ne Olur?
Tarafların imzaladığı anlaşmalı boşanma protokolü, mahkemece onaylandığında hukuki bağlayıcılık kazanır ve taraflar açısından kesin bir hüküm teşkil eder. Bu nedenle protokolde belirtilen yükümlülüklerin, özellikle belli bir tarihte yerine getirilmesi gereken edimlerin, taraflarca eksiksiz şekilde yerine getirilmesi zorunludur.
Protokole aykırı davranılması hâlinde, mağdur taraf çeşitli hukuki yollara başvurabilir. Örneğin, nafaka ödememekte direnen eş hakkında doğrudan icra takibi başlatılabilir ve ödeme emri gönderilmesi talep edilebilir. Benzer şekilde, tazminat yükümlülüğünün ihlali durumunda da icra hukuku yolları işletilebilir. Protokole aykırılık hâlinde borçlu tarafa karşı yasal yaptırımlar uygulanabilir; bu durum, tarafların anlaşmalı boşanma sürecinde üstlendikleri yükümlülüklere sadık kalmaları açısından önem arz eder.
15.Anlaşmalı Boşanmada Nafaka Talep Edilebilir mi?
Anlaşmalı boşanma sürecinde tarafların, nafaka konusundaki tutumlarını açıkça ortaya koymaları gerekmektedir. Eşlerden biri yoksulluk nafakası veya müşterek çocuk varsa iştirak nafakası talep ediyorsa, bu hususlar protokolde ayrıntılı olarak belirtilmelidir. Özellikle nafakanın türü, tutarı, ödeme şekli ve ödeme günü gibi konular açık ve anlaşılır biçimde düzenlenmelidir.
Eğer taraflar arasında herhangi bir nafaka talebi yoksa, bu durum da protokolde açıkça ifade edilmelidir. Bu şekilde, ileride çıkabilecek uyuşmazlıkların önüne geçilmiş olur. Nafaka olmaksızın yapılan anlaşmalı boşanma da hukuken geçerli sayılır; ancak bunun tarafların iradesiyle kararlaştırıldığının yazılı olarak beyan edilmesi önemlidir.
16.Anlaşmalı Boşanmada Nafaka Ödenir mi, Ödenmezse Ne Olur?
Anlaşmalı boşanma protokolünde nafaka öngörüldüyse ve mahkeme tarafından onaylandıysa, bu yükümlülüğün yerine getirilmesi zorunludur. Bu kapsamda ödenmesi gereken nafaka; yoksulluk nafakası ya da iştirak nafakası olabilir. Hangi tür nafakanın söz konusu olduğu ve buna ilişkin ayrıntılar mutlaka protokole dâhil edilmelidir. Özellikle çocuk için nafaka talep edilmeyecekse, bu da açık bir şekilde protokole yazılmalıdır.
Protokole göre belirlenen nafakanın ödenmemesi durumunda, hak sahibi eş, borçlu eş aleyhine icra takibi başlatabilir. İcra takibinin kesinleşmesine rağmen nafaka ödenmemeye devam ederse, son üç aylık nafaka borcu için tazyik hapsi talep etme hakkı doğar. Bu yaptırım, nafaka alacaklarının ciddiyetle korunmasını sağlamaya yöneliktir.
Ayrıca, tarafların karşılıklı rızasıyla mehir gibi özel hükümler de protokole eklenebilir. Bu tür düzenlemeler için taraflar arasında açık bir anlaşma sağlanması yeterlidir.
17.Anlaşmalı Boşanma Davasından Vazgeçmek Mümkün müdür?
Anlaşmalı boşanma davası açıldıktan sonra eşler, ortak iradeyle boşanma kararından geri dönebilir. Davayı açan taraf, mahkemeye sunacağı yazılı bir dilekçe ile ya da duruşma esnasında sözlü beyanla boşanma talebinden feragat ettiğini bildirebilir. Bu durumda dava sona erdirilir.
18.Anlaşmalı Boşanma Sonrasında Zina Nedeniyle Dava Açılabilir mi?
Eşlerden biri, anlaşmalı boşanma sürecinde aldatıldığını öğrenirse ve henüz boşanma kararı verilmemişse, anlaşmalı boşanma talebinden vazgeçerek çekişmeli boşanma davasına geçilmesini talep edebilir. Ancak mahkeme kararı kesinleşmişse, aynı evlilik birliği hakkında sonradan zina sebebine dayalı yeni bir dava açılması mümkün değildir.
19.Anlaşmalı Boşanma Kararında İtiraz Süresi ve Tebligat Süreci
Mahkemenin anlaşmalı boşanma kararına ilişkin kısa kararının ardından, gerekçeli karar hazırlanarak taraflara tebliğ edilir. Bu tebligatın yapılmasından itibaren 15 günlük yasal itiraz süresi başlar. Bu süre duruşma tarihinden değil, gerekçeli kararın taraflara resmî olarak bildirilmesinden itibaren işlemeye başlar. Uygulamada gerekçeli karar genellikle 1 ay içerisinde yazılsa da, bu süre daha kısa olabilir.
20.Anlaşmalı Boşanmadan Caymak Mümkün mü?
Anlaşmalı boşanma sürecinde taraflardan biri kararından dönebilir. Henüz duruşma günü alınmamışsa bu aşamada geri adım atmak mümkündür. Taraflar, imzalanmış bir protokol sunmamışsa bu belgeyi hazırlamaktan vazgeçebilir veya duruşmaya katılmayarak süreci sonlandırabilir. Gerekçeli karar tebliğ edildikten sonra da yasal süre içerisinde itiraz hakkı kullanılabilir.
21.Anlaşmalı Boşanma Kararı Ne Zaman Kesinleşir?
Duruşmada verilen boşanma kararı, hemen kesinleşmiş sayılmaz. Öncelikle kısa karar gerekçelendirilecek ve taraflara yazılı olarak bildirilecektir. Bu tebligatın yapılmasından sonra 15 günlük yasal süre içerisinde herhangi bir itiraz olmazsa karar kesinleşir ve boşanma hükmü hukuki sonuç doğurmaya başlar.
22.Kesinleşmiş Bir Anlaşmalı Boşanma Kararı İptal Edilebilir mi?
Mahkeme kararının kesinleşmesinden sonra anlaşmalı boşanma protokolünün ya da boşanma kararının iptali mümkün değildir. Uygulamada zaman zaman, karar sonrası eşlerden biri aldatıldığını öğrendiğinde yeni bir dava açmayı düşünmektedir. Ancak anlaşmalı boşanma kararının kesinleşmesinden sonra, aynı evlilik birliği için yeniden boşanma ya da benzeri bir dava açılması hukuken mümkün değildir.
